Eğitimden entegrasyona, görevleri çeşitlenen bir kurum

SAMIM AKGÖNÜL Strasbourg Üniversitesi Türk Etüdleri bölümü başkani

Bölümde ilk dersime 1998 senesinde girdim. 2023’teyiz. 25 senedir bölümün hem içindeyim hem de dışında. Hem aktörüyüm hem de seyircisi. Bir ara “ablam da sizin öğrenciniz olmuş”lar çok vardı. Hâlâ var. Ama artık “annem de sizin öğrenciniz olmuş”lar da var. Uzun lafın kısası, bilanço çıkarma zamanı geldi. Ama önce biraz tarih biraz da coğrafya (Fransızlar sever bu iki şeyi bir arada incelemeyi).

Strasbourg’da Türkçe öğretimi Geschichte Der Türkischen Moderne‘nin yazarı Paul Horn ile 19. yüzyılın sonunda başladı. Ama şu anki Türk Etüdleri kürsüsü 1962’de eski Türkçe uzmanı René Giraud (1906-1968) tarafından kuruldu. René Giraud en çok Göktürk İmparatorluğu ve Baïn-Tsokto Yazıtı üzerine çalışmalılarıyla tanınır.

1968’de René Giraud’un ölümünden sonra, onun yerine heterodoks Türk İslamı ve Anadolu kültürleri ve dinleri uzmanı Irène Melikoff (1917-2009) geçti. Melikoff, her şeyden önce Bektaşilikte dünyaca ünlü bir uzmandı. 1989’dan 2013’e kadar, Türkiye Araştırmaları Bölümü, Osmanlı İmparatorluğu ve çağdaş Türkiye tarihçisi Paul Dumont tarafından yönetildi. 2014 ve 2019 yılları arasında bölüm, göç uzmanı beşerî coğrafyacı Stéphane de Tapia tarafından başkanlığı alına faaliyet gösterdi. 2019’dan beri de bendeniz bölümün sorumluluğunu aldım. Tarihi boyunca bölümde Server Tanilli (1931-2011), Catherine Erikan (dilbilimci) Ragıp Ege (iktisatçı) ve Johann Strauss (tarihçi ve dilbilimci) gibi bilim insanları da öğrencilere hizmet ettiler.

Böylece Türk Araştırmaları Bölümü zaman içinde dilden tarihe, sosyolojiden coğrafyaya, çeviriden siyaset bilimine kadar Türkçe ve Osmanlı çalışmaları ile ilgili tüm alanlarda ders sundu, kalıcı ve yenilikçi araştırmalar yaptı. Ama kime yönelik?

Her sene sınıflarda karşımda aşağı yukarı 200 öğrenci var. Bu öğrenciler üç gruba ayrılabilirler. Birinci grup Türkiye kökenli Fransız gençler, ikinci grup Türkiye kökenli olmayan ve başka fakülte ya da bölümlerden gelenler, üçüncü grup Türkiye’den gelenler.

Aslında bölüm kurulduğunda varoluş nedeni sadece ikinci gruptu. Yani tarih, coğrafya, arkeoloji, dilbilim gibi disiplinlerde eğitim gören Fransızlara özellikle dil, tarih ve edebiyat alanlarında “Türkoloji” eğitimi vermek ve bilimsel anlamda oryantalist yetiştirmek. Ancak 1990’lardan itibaren hedef kitle yavaş yavaş değişti. 1960’larda ve özellikle 1970’lerde Fransa’ya yerleşmiş Türkiye kökenli ailelerin Fransa’da doğmuş çocukları, 1990’larda yüksek öğrenim çağına geldiler. Fransa’da eğitim sayesinde sınıf atlamak hâlâ mümkün olsa da işçi ve göçmen ailelerin çocukları 1990’lar ve 2000’ler boyunca ülkenin elit eğitim ağı Grandes Ecoles sistemine giremediler. (2010’lardan itibaren “üçüncü nesil”in başarılı gençleri girebildiler). Mesleki kısa eğitime yöneltilen bu gençlerin bir kısmı daha kolay ve prestijli olacağını düşünerek Üniversite’ye ve orada da Türk etüdleri bölümüne yöneldiler. Böylece adım adım bölümün Lisans öğrencileri ezici bir çoğunlukla Türkiye kökenli öğrenciler oldu. Bu gençler çok kültürlülüklerinin, iki dillerinin önemsenmediği hatta ayrımcılık sebebi sayıldığı bir ortamda, bu bölümde toplumsal bir meşruiyet olanağı buldular. Özellikle Türkiye kökenli genç kadınlar için bölüm, aile-dernek-mahalle üçgeninden çıkabilme, evlilik baskısından kurtulabilme ve kimi zaman çalışma hayatına yani ekonomik özgürlüğe adım atabilme aracı haline geldi. Bölüm bakalorya sahibi bütün gençlere kapılarını açtığından teknik ya da mesleki  bakalorya sahipleri de kısa profesyonel bir eğitime mahkûm olmaktan kurtulup üniversiteye gelebildiler. Böylece yukarıda bahsettiğim üçgenin dayattığı dogmalardan bağımsız eleştirel ve bilimsel bir söylemle tanışabildiler. Diğer bir deyişle dolaylı olarak Fransa’nın eğitim aracılığı ile sınıf atlayabilme ilkesini (kısmen) işletebildiler.

Son on yılda, Türkiye kökenli öğrenci sayısı azalıyor. Bu iyiye işaret zira bu artık yüksek öğrenime girmek için Türk etüdleri bölümüne ihtiyacın azaldığını gösteriyor. Gene son on yılda Fransız öğrencilerin bölüme ilgisi gittikçe artıyor yani bölüm kurulduğu dönemdeki işlevine geri dönüyor. Ayrıca 2016’dan beri Strasbourg üniversitesi Türkiye’ye Erasmus çerçevesinde öğrenci göndermese de Türkiye’den gelen öğrencilerin sayısı her sene artıyor. Bölümün Türkiye’de tanınırlığı da artmış durumda. Ama gene de en azından lisans seviyesinde Türkiye kökenli gençler Türkçeyi, Türkçe edebiyatı,  Türkiye tarihini, coğrafyasını, siyasetini iştahla öğrenmeye ve sorgulamaya devam ediyorlar.

Samim Akgönül Tarihçi ve siyaset bilimcisi, Strasbourg Üniversitesi profesör ve Türk Etütleri bölümü başkanı. Fransız Ulusal Bilimsel Araştırmalar Merkezi’nde Dinler ve Çoğulculuk araştırma ekibini yönetir. Türkiye tarihi ve siyaseti ; din, toplum ve devlet ilişkileri, göçmen topluluklar ve özellikle de eski ve yeni azınlıklar üzerine çalışır.

Tarihçi ve Siyaset bilimci Prof. Dr. Samim Akgönül, Strasbourg Üniversitesi Türk Etütleri bölümü başkanıdır.

İlgili Makaleler


Son makaleler